Karbon ayak izi nedir?

Günümüzde dünya genelinde tüketilen enerji miktarı önceki yıllara oranla gün geçtikçe artmaktadır. Genel olarak tüketilen enerjilere bakıldığında tüketilen bu enerjinin %80’i fosil bazlı üretim tesislerinden meydana gelmektedir.

2015 yılının Aralık ayında Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi kapsamında 195 ülke tarafından Paris Antlaşması kabul edilmiştir. Bu antlaşma iklim değişikliğine küresel tepki niteliğindedir. Yapılan antlaşma iklim değişikliğini azaltmayı, sıcaklık artışını sabit tutmayı, hatta düşürmeyi amaç edinmektedir.

Paris Anlaşması uyarınca antlaşmaya katılan her ülkenin küresel ısınmayı hafifletmeye yönelik verecekleri katkıları planlayarak raporlanması istenmiştir. 2015 yılı sonunda Paris Konferansı’na katılan ülkeler arasında varılan anlaşmaya göre küresel ısınmanın 100 yılda 2 derece ile sınırlandırılması ana ilke olarak kabul edildi.

Karbon ayak izi bireylerin ve şirketlerin doğrudan ya da kullandıkları ürünlerin üretimde dünyaya verdikleri zararı, küresel ısınmadan birincil derecede sorumlu olduğu gösterilen karbondioksit cinsinden ölçülen sera gazı miktarının birimleri cinsinden ifade etmektedir.

Günümüz endüstriyel ticaret dünyasında enerji sağlamak için kullanılan fosil kaynaklar giderek artan küresel iklim değişikliklerine neden olmaktadır. Küresel iklim değişikliğinin temel nedeni dünyanın ısısını sabit tutan endüstriyel faaliyetler sonucu ortaya çıkan sera gazlarıdır.

Karbon ayak izi dünya geneli üretim faaliyetlerden kaynaklanan sera gazı etkilerinin karbondioksit eşdeğerini hesaplayan bir çalışmadır. Karbon ayak izi azaltma sürecinden önce karbon ayak izi hesaplamaları yapılmalıdır.  Karbon ayak izi sayesinde bireyler ve şirketler olarak dünyaya ne kadar zarar verildiğini hesaplamak mümkün olmaktadır.

İklim Değişikliği Paneli ‘ne göre insan kaynaklı sera gazı emisyonlarının %56’sının fosil yakıtların kullanımından kaynaklanan karbondioksit gazı olduğu belirtilmektedir. Dünya genelinde toplam yüzölçümü olarak ele alındığın da ormanlık alanların  %17 oranında azaldığı tespit edilmiştir.

Dünya geneli artan sera gazı emisyonları ve azalan orman alanlarının sonucunda oluşan iklim değişikliği ile birlikte sıcaklıkların ve kuraklıkların daha da artması beklenmektedir. Bitki ve hayvanların eriyen buzullar ve deniz seviyeleri nedeniyle ciddi risk altında olacağı tahmin edilmektedir.

İnsan faaliyetlerinin doğaya verdiği zararı karbon emisyonları açısından ölçmek bir nevi dünya üzerinde oluşan zararın tespitinin matematiksel veri olarak ortaya koymaktadır.

İnsanların üretim ve tüketim alışkanlıkları; enerjiyi kullanma biçimleri, beslenme alışkanlıkları, çevreye bıraktıkları atıklar, tercih ettikleri ulaşım şekli gibi pek çok faaliyet nedeniyle doğaya belirli bir oranda karbondioksit salınmaktadır. Doğa, etkiyi tersine çevirmek için yeterli biyolojik kapasiteye sahip değilse, doğal denge bozulacaktır.

Karbon Ayak İzi Türleri

Karbon ayak izi türleri kişisel ve kurumsal olarak ikiye ayrılmaktadır. Kişisel karbon ayak izi insanların yıllık yaşam aktivitelerinde dünyaya salınan emisyon miktarını ve kişisel olarak ne kadarını taşıdığımızı temsil etmektedir.

İki tür kişisel karbon ayak izi vardır. Birincil karbon ayak izi insanların günlük yaşamda kendi ihtiyaçlarını karşılamak için tükettikleri enerjinin emisyon değeridir. Örneğin, ısınma için yakılan doğal gaz veya ulaşım için araç yakıtı, birincil karbon ayak izi olarak değerlendirilir. İkincil karbon ayak izi insanların kullandığı ürünlerin tüketimi ve doğadaki oluşturduğu tahribata kadar yaşam döngüleri açısından dolaylı olarak saldıkları sera gazı miktarını karbon cinsinden ifade etmektedir.

Kurumsal Karbon Ayak İzi ise büyük ve küçük tüm şirketlerin doğrudan veya dolaylı faaliyetlerinden kaynaklanan emisyonlar, şirketlerin kurumsal karbon ayak izi olarak tanımlanmaktadır. Şirketlerin kurumsal karbon ayak izleri yıllık faaliyetleriyle ilişkili olarak 3 bölüme ayrılır.

Doğrudan karbon ayak izi şirketlerin faaliyetlerini sürdürmek için kullandığı fosil yakıtları ve bu fosil yakıtlardan kaynaklanan emisyonları ifade etmektedir.

Dolaylı karbon ayak izi ise elektrik enerjisi ile ilgili bir kavram olarak karşımıza çıkmaktadır. Şirketlerin diğer kuruluşlardan satın aldığı buhar, soğutma, yalıtım vb. kaynaklı emisyonlarını kapsamaktadır.

Diğer dolaylı karbon ayak izi ise bir şirketin tedarik zincirinde, taşeronluk faaliyetlerinde, kiralık araçlarda ve hatta iş amaçlı çalışan taşımacılığında kullandığı tüm ürünlerin ürettiği emisyonları ifade etmektedir.